Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, trafikte stresle baş edebilmenin yollarını anlattı.

Dünyanın ilk “İki Kişilik Teras Restoranı” Dünyanın ilk “İki Kişilik Teras Restoranı”

İnsanların trafikte olduğu saatler içerisinde ruh sağlıklarını koruyabilmeleri zor

Hızlı yaşam temposu ve büyüyen şehirlerin kaçınılmaz sonu gibi görünen yoğun trafiğin, artık yaşamın  bir parçası haline geldiğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Özellikle trafikte olanlar için, trafikte uzun saatler geçirmek ve bu saatler sonucunda gergin, huzursuz, stresli bir ruh haline bürünmek… Egzoz dumanları, korna sesleri ve trafik magandası olarak günlük dilimize giren yani makas atan, tampon tampona araç süren, akmayan trafikte selektör yapan, emniyet şeridinden gelip önüne geçmeye çalışan, kural tanımaz sürücüleri de hesaba katarsak özellikle büyük şehirlerde insanların trafikte olduğu saatler içerisinde ruh sağlıklarını hasarsız şekilde koruyabilmeleri oldukça zor gözüküyor.” dedi.

Araçta çok hareketli çocuk olması da stresi arttırabiliyor

Trafikte aynı ortam ve şartlarda bulunan bireylerin yaşadığı stres yoğunluğunun farklı olabildiğini kaydeden Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Bu farklılığı etkileyen birçok nedenler var. Bireysel faktörler olarak; bireyin kişilik yapısı, aile yaşamı, sosyoekonomik durumu, günlük yaşadığı olaylar, çalışma hayatı, beden ve ruh sağlığı, trafik stresini etkileyen en önemli faktörlerdir. Bireysel faktörler dışında, araç sürüşüne devamlı müdahale eden kişi olması, olumsuz ve tahrik edici konuşan insanların olması ya da araçta çok hareketli çocuk olması da stresi arttırabilir. Yine araç içinin havasız kalması, çok sıcak ya da soğuk olması, araç dışında yağmurlu, sisli, karlı olması da insanın ruh halini olumsuz etkileyen faktörlerdir.” diye anlattı.

Bakımı yapılmış, teknik sorunu olmayan araç stresi azaltıyor

Trafikte stresi azaltmak için neler yapılabileceğine de işaret eden Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Öncelikle aracımızın güvenli olduğunu bilmemiz önemli. Bakımı yapılmış, teknik sorunu olmayan, donanımının mevcut yol şartlarına uygun olması, benzin deposundaki benzinin yeterli olması rahat bir sürüş için en temel faktörlerdir. Araç içinde koltuk mesafesinin sürücüye uygun olması ve iç ve dış aynaların iyi görüş sağlaması da önemlidir.” dedi.

Sürücünün yeterli süre uyumuş olması önemli

Stresi azaltan diğer faktörleri de anlatan Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Sürücü açısında; aç ve susuz olmamak, yeterli süre uyumuş olmak, zihni gün içinde yaşanılan olumsuz olaylardan arındırmış olmak, araç sürüşünü etkileyecek bedensel veya ruhsal sağlık sorunlarının olmaması, gereksiz panik yaşanmaması için yola vaktinde çıkılması, yola çıkmadan önce tuvalet ihtiyacının karşılanması, yolda ihtiyaç olabilecek malzeme ve gıdaların araçta bulunması, gidilecek güzergahın trafik yoğunluğunu kontrol etmek ve eğer mümkünse trafiğin daha az olduğu saatlerin tercih edilmesi trafik stresini azaltan faktörlerdir.” diye konuştu. 

Mutlu olacağınız ortamları düşünmek yolculuğun daha keyifli geçmesini sağlar

Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Yolda giderken eğlenceli radyo programları, zevkinize göre neşeli şarkılar veya klasik müzik olumsuz duygulardan uzaklaştırır. Sevdiğiniz şarkılara siz de eşlik edebilirsiniz. Yolculuk süresince çözmemiz gereken sorunları düşünmektense, yolculuk bittikten sonra yapacağınız güzel programları, ziyaretleri, sevdiklerinizi, mutlu olacağınız ortamları düşünmek yolculuğun daha keyifli geçmesini sağlar.” şeklinde önerilerde bulundu.

Trafikte sakin kalabilmenin yolları…

Trafikte sakin kalabilmenin bir diğer önemli faktörünün de yoldaki diğer sürücülerin davranışlarından mümkün olduğunca etkilenmemek olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, sözlerini şöyle tamamladı:

“Diğer sürücülerin kural dışı davranışlarını muhatap almadan kurallara uygun bir sürüşü devam ettirmek sakinlik açısından en uygun davranıştır. Araç ile trafikte kapışmak ya da sürücü ile tartışmak sadece zarar verir, öfkeyi arttırır. Özgüveni olan ve egosu güçlü insanlar bu tür kapışmalara girme gereği bile duymazlar. Değiştiremeyeceğimiz koşulları kabul etmek, o durum ile baş edebilmede en önemli adımdır.”  Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.44391

Editör: Erkan Şimşek